Retinol Nedir?
Retinol, A vitamininden üretilen ve cilt bakım bileşeni olarak kullanılan bir retinoid türüdür. Serbest radikalleri nötralize etmeye yardımcı olan retinol, hücreleri yenileme özelliği ile yaşlanma karşıtı etki gösterir, kolajen üretimini arttır ve cilde daha parlak bir görünüm kazandırır.
Cilt bakımına birçok faydası bulunan retinol, epidermis ve dermis tabakalarına nüfuz ederek hücre yenilenmesini hızlandıran bir yapıya sahiptir. Böylelikle ciltte kolajen üretimini artırarak oluşabilecek cilt problemlerinin önüne geçer.
Retinol, cilde uygulandığı anda hücrelere nüfuz ederek retinoik aside dönüşür. Bu noktada retinoik asit, cilt hücrelerinin yenilenme sürecini hızlandırmada etkili olur. Böylelikle ölü olan hücrelerin daha hızlı dökülmesini ve yeni, sağlıklı hücrelerin ortaya çıkmasına zemin hazırlar. Bu etki sayesinde ciltte daha parlak, pürüzsüz ve genç bir görünüme kavuşabilir.
Retinolun en temel faydaları ince çizgiler ve kırışıklıkları azaltma, güneş lekelerini ve cilt dokusundaki düzensizliği giderme, melazma ve diğer hiperpigmentasyon sorunlarını tedavi etmesidir.
Retinol cilt hücresi üretimini artırmaya, tıkalı gözenekleri açmaya ve tıkanmalarını önlemeye, ölü cilt hücrelerini giderir ve kolajen üretimini artırarak yaşlanma etkileri olan ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltır. Sivilce, akne, malezma gibi cilt lezyonlarını geçirir, cilde daha taze ve dolgun bir görünüm katar.
Retinol Ne İşe Yarar?
Retinol, kolajen üretimini artırarak hücre yenilenmesini teşvik eder, çizgi ve kırışıklık gibi yaşlanma belirtilerini azaltır, sivilceleri iyileştirir, cildi nemlendirir, güneş lekeleri kaynaklı pigmentasyonu azaltır ve gözenekleri temizleyerek cilde daha canlı görünüm kazandırmaya yardım eder.
• Retionel hücre yenilenmesini teşvik ederek yaşlanma karşıtı etki gösterir
• Akne ve sivilce tedavisinin yanı sıra yara izlerinin tedavisinde kullanılır
• Pigmentasyonu azaltır
• Gözenekleri temizleyerek daha parlak bir cilt görünümü sağlar
• Kolajen üretimini artırır
• İnce çizgi ve kırışıklıkları azaltır
Retinol ve Retinal Arasındaki Farklar
Dönüşüm Süreci: Retinol, ciltte retinoik aside dönüşmeden önce iki aşamadan geçer (önce retinal,, sonra retinoik aside dönüşür). Retinal ise sadece bir aşamadan geçerek doğrudan retinoik aside dönüşür. Bu nedenle retinal daha hızlı etki gösterir.
Etkililik Süresi: Retinal, dönüşüm süreci daha kısa olduğu için daha hızlı sonuç verir. Retinol ise daha uzun sürede etki gösterir.
Güç Seviyesi: Retinal, retinolden daha güçlüdür ve ciltte daha belirgin sonuçlar sağlar. Retinal, etkileri açısından retinolden tam 11 kat daha güçlüdür.
Tahriş Potansiyeli: Retinol, dönüşüm sürecinde daha fazla tahrişe neden olabilirken, retinal genellikle tahrişe sebep olmadan etki eder.
Retinol ve Retinoik asit Arasındaki Farklar Nelerdir?
Retinoidler bir A vitamini türevidir. Bundan dolayı retinol, retinoidin bir çeşididir, A vitaminin oranını belirlemektedir. Retinol genel olarak retinoik asit içeriğini özünde daha az barındırır, serumlarda ve kremler de mevcuttur. Yüksek yoğunlaştırılmış retinoller ise bazı durumlarda reçete ile satılmaktadır. Aralarındaki en belirgin farklılık ise retinolün retinoidlere oranla molekül yapısı nedeni ile daha ağır çalışmasıdır. Retionidler ciltte daha hızlı etki göstermektedir. Bunun yanı sıra cildiniz alerjiye açıksa ciltte, kızarıklık ve kuruluk meydana gelebilir.
Kapsüllenmiş Retinol ile Saf Retinol Arasındaki Fark Nedir?
Dr. Shirazi, "Geleneksel veya saf retinoller, etraflarında hiçbir şey olmadan serbestçe yüzen moleküller olan A vitamini türevleridir," diyor ve bunun gibi saf aktif bileşenlerin kırılgan olma eğiliminde olduğunu; UV ışınları, oksijen ve ısı tarafından parçalanabilen dengesiz bir bileşik olduğunu ekliyor. Retinolü kapsüllemek bunu önlemeye yardımcı olur. Dr. Shirazi, "Taşıdığınızda kırılmaması için camı balonlu naylona sardığınız gibi, kapsüllenmiş retinoller de cilde iletilirken koruma sağlamak için sarılır," diyor. Koruyucu tabaka, zamanla yavaşça çözünen lipitlerden veya yağ asidi moleküllerinden oluşur. Bu yavaş salınım teknolojisi, cildin retinolü kolayca emmesine yardımcı olur ve buna karşılık retinolün cilde daha derine nüfuz etmesini sağlar. Dr. Penzi, "Bu, bileşiğin stabilitesini artırır ve ayrıca toleransı artırır," diyor. "Geleneksel retinoller tahriş edici olabilir ve kızarıklığa ve kuruluğa neden olabilir. Kapsülleme bu yan etkileri hafifletir." Koruyucu tabaka aynı zamanda retinolün parçalanıp tam etkisini kaybetmesine neden olabilecek oksijen ve ışık faktörlerinden korunmasına yardımcı olur.
Cilt bakımında kullanılan en güçlü retinoid retinoik asittir (tretinoin). Bununla birlikte, retinoik asit en güçlüsü olmakla birlikte, özellikle kullanımın ilk aşamalarında cildi tahriş etme, kuruluk, kızarıklık ve soyulma için daha yüksek bir potansiyelle ilişkili olma eğiliminde olduğunu belirtmek önemlidir.Buna karşılık,
Kapsüllenmiş retinol, molekülün etrafında koruyucu bir kalkan bulunan retinoldür. Bu, sürekli salınım, artan stabilite ve azalan tahriş potansiyeli sağlar.Emilim daha yavaştır ancak nüfuz etme artırılmıştır.
u sözde kozmesötikler, çok sayıda, son derece etkili, verimli aktif maddeye dayalı bakım sistemi ürünleridir ve saf güzellik ile bilimsel temelli cilt bakımı arasında geçişi sağlar. Her kozmesötik serisi, belirli bir cilt tipine en uygun şekilde uyarlanmış ve hem görünür hem de ölçülebilir sonuçlar elde eden bir aktif madde konseptine dayanmaktadır. Kozmesötikler yalnızca cildin yüzeyinde etki etmez, cildin derinliklerinde bir etki yaratır. Cildin farklı ihtiyaçları ve gereksinimleri özel olarak hedeflenir ve cilt profilinde anında ve uzun vadeli bir iyileşmeye yol açar. JANSSEN COSMETICS spalarımızdan birinde bir danışmanla görüşün ve sizin için hangi cilt tipi serisinin doğru olduğunu öğrenin.