Kimyasal Asitler...

Kimyasal Asitler...

AHA ASİT

 AHA, cildi mikro şekilde soyma ve temizleme işlevleriyle öne çıkmasına rağmen nemlendirme özelliği de taşıyor. Cildin canlı ve parlak görünmesini sağlayan bu asit, yaşlanma belirtilerinin azalmasına yardımcı oluyor. Ayrıca sivilce ve leke görünümünün hafifletilmesinde de etkili oluyor. Yara tedavisinde de kullanılan AHA, tıraş sonrası tahriş, kesik ve sivilcelenmelerin giderilmesinde de önemli rol oynuyor.

AHA Türleri Nelerdir

  • Glikolik asit: Şeker kamışından elde edilen glikolik asit, kimyasal peeling işlemlerinde AHA’nın en sık kullanılan türünü oluşturuyor.
  • Laktik asit: Sütten elde edilen laktik asit, peeling etkisinin yanı sıra cildi nemlendirme özelliğiyle öne çıkıyor.
  • Malik asit: Armut ve elmadan elde ediliyor.
  • Sitrik asit: Hem AHA hem de BHA olan bu tür, turunçgillerde yer alıyor. Leke ve sivilce tedavisinde etkili sonuç vermesiyle biliniyor.
  • Fitik asit: Pirinçten elde edilen fitik asit leke giderme, cilt tonu eşitleme ve cildi aydınlatma gibi konularda etkili oluyor.
  • Tartarik asit: Üzüm ve vişnede yer alıyor.
  • Mandelik asit: Acı bademde yer alan mandelik asit, leke ve sivilce tedavisinde kullanılıyor.

BHA ASİT

BHA, yağda çözünebilen organik asitleri ifade ediyor. Tıpkı AHA gibi BHA da cilt üzerinde ölü yüzey hücrelerinin temizlenmesinde ve yağlanmaya bağlı cilt problemlerinin giderilmesinde kullanılıyor. Birçok faydalı yağ asidini içeren bu grup, aynı zamanda cildin nemlendirilmesi için de en etkili içerikleri barındırıyor. Ayrıca BHA asitleri, ince yapısından dolayı gözeneklere etkili şekilde nüfuz ederek gözeneklerin küçülmesi ve cildin sıkılaşmasında da önemli rol oynuyor. Bu sebeple BHA etkisini asıl olarak siyah nokta ve gözenek gibi yağlanmaya bağlı cilt problemlerinde gösteriyor.

BHA Türleri Nelerdir?

  • Salisilik asit: Söğüt ağacından elde edilen salisilik asit, akne tedavisinin en çok tercih edilen içeriğini oluşturuyor.
  • Hyaluronik asit (HA): Cildi soyucu değil de nemlendirici etkisiyle harikalar yaratan HA, ayrıca yaşlanma karşıtı bakımın da vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
  • Linoleik asit: Birçok bitkisel yağda bulunan ve omega-6 yağ asidinin bir türü olan linoleik asit, hafif yapısı sayesinde yağlı ve karma ciltleri nemlendirmede kullanılıyor.
  • Oleik asit: En çok zeytinyağı, avokado ve badem yağında bulunan oleik asit, yoğun etkisiyle cildi nemlendiriyor.

1. AHA (Alfa Hidroksi Asitler)

Bu asitler, meyve türevi bir asit ailesidir. AHA’lara örnekler: Acı bademden mandelik asit, şeker kamışından glikolik asit, sütten laktik asit, turunçgillerden sitrik asit vb.

1.1. Mandelik Asit

Molekül boyutu en büyük AHA çeşididir. Bu yanıyla hassas ciltlerin kullanımına da uygundur. Ciltte diğer asitlere nazaran daha yavaş çalışır. İritasyon riski düşüktür. Araştırmalar, mandelik asitin cildi daha fazla yağ yapmaya teşvik edeceğini göstermektedir. Bu nedenle kuru ciltlerin kullanımına daha uygundur.

1.2. Glikolik Asit

Tüm AHA ailesi arasında glikolik asit altın standarttır. Laktik asit ile beraber hakkında en çok araştırma yapılan, en etkileyici sonuçlara ulaştıran asitlerden biridir.

Cildin yüzeyini nemli tutar, cildi ölü derilerden arındır ve pürüzsüz yapar, lekelerin rengini açar, cildin sıkılaşmasına yardımcı olur, cilde esneklik ve yumuşaklık verir, cilt tonunu aydınlatır, cildin daha canlı görünmesini sağlar, komedonlara iyi gelir, ince çizgilerin görünümünü hafifletir. Molekül boyutu diğer AHA türlerine göre daha küçük olduğu için en etkili sonuçları almamızı sağlar.  Koyu lekeler ve cilt sarkması probleminde etkisinin görülebilmesi için en az %5 oranında kullanılması gerekmektedir. Glikolik asit şeker kamışından elde edilse de, sentetik formları cilt bakım ürünlerinde daha sık kullanılır çünkü stabilize edilmesi daha kolaydır.

1.3. Laktik Asit

Laktik asit glikolik asitin yaptığı her şeyi yapar ancak biraz daha yavaş çalışır çünkü molekül boyutu glikolik asitten daha büyüktür. Bu nedenle daha hassas ciltlerin kullanımına daha uygundur çünkü irritasyon riski glikolik asite nazaran daha düşüktür.

Laktik asit sütten elde edilebilmesine rağmen cilt bakım ürünlerinde genelde sentetik formu tercih edilir çünkü stabilize edilmesi daha kolaydır ve daha tutarlı sonuçlar alınmasını sağlar.

1.4. Malik Asit

Molekül yapıları daha büyük olduğu için tek başlarına glikolik ve laktik asit kadar etkili değillerdir. Bu nedenle genellikle ürünlerde tek başına kullanılmaz. AHA eksfolyantlarına dahil edildiklerinde iyi bir destekleyici olurlar ayrıca antioksidan etkileri vardır.

Elmadan da elde edilebilir, ancak stabilize edilmesi daha kolay olduğundan sentetik formları formülasyonlarda daha çok tercih edilir.

1.5. Tartarik Asit

Bu asitin molekül boyutu neredeyse glikolik asitin iki katı büyüklüğündedir. Yüksek konsantrasyonlarda ciltten ölü derilerin atılmasına yardımcı olsa da asıl görevi diğer asitlerin görevlerini daha iyi yerine getirebilmeleri için ihtiyaç duyduğu PH dengesini sağlamaktır. Üzümden elde edilse de ürün formülasyonlarında genelde sentetik formu kullanılır.

1.6. Sitrik Asit

Çeşitli narenciyelerden elde edilir, sentetik olarak da yapılabilir. Kendi pH değeri 2,2 olduğu için cildi çok hassaslaştırma ve iritasyona sebep olma riski vardır bu nedenle ürünlerde çok yüksek oranlarda kullanılmaz. Birçok cilt bakım ürününde düşük oranlarda PH dengeleyici olarak kullanılır. Hassas ciltlerin dikkatli olması gereken içeriklerden biridir.

 2. BHA (Beta Hidroksi Asitler)

2.1. Salisilik Asit

Kozmetikte beta hidroksi asit terimi, spesifik olarak salisilik asite karşılık gelir. Salisilik asit esas olarak eksfoliant olarak çalışır. Salisilik asit ayrıca akne tedavilerinde enflamasyonla mücadele için kullanılır.

AHA’lar gibi cilt yüzeyinde değil, cildin daha alt katmanlarında çalışır, gözenek içine inerek dermise ulaşabilir. Bu nedenle daha etkili bir gözenek temizliği sağlar, siyah nokta ve geniş gözenek görünümü gibi problemlerde etkilidir.

AHA’lar suda çözünürken BHA (Salisilik Asit) yağda çözündüğü için yağlı ciltlerde daha iyi çalışır. Kızarıklık ve iltihabı iyileştirmeye de yardımcı olur. Ürünlerde konsantrasyonu 0,5 ile 5 arasında değişebilir. En iyi sonucu %1 ile %2 konsantrasyonunda ve 3 ile 4,2 ph aralığında verir. AHA’lar gibi ciltte güneş hassasiyetini arttırdıkları için salisilik asit içeren ürünlerle birlikte mutlaka düzenli güneş koruyucu kullanmak gerekir.

FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu) AHA ve BHA için aşağıdaki önlemlerin alınmasını tavsiye eder:

·         AHA ve BHA içeren ürünleri geniş bir bölgeye uygulamadan önce cildin küçük bir bölgesinde test edilmesi gerekmektedir.

·         Eğer cilt tahrişi veya uzun süreli bir batma hissi olursa ürünü kullanmayı bırakmanız ve cilt doktoruna danışmanız gerekmektedir.

·         Ürünü alırken önerilen kullanım koşullarına uymak önemlidir.

·         AHA ve BHA içeren ürünlerle birlikte mutlaka güneş koruyucu kullanmak gerekmektedir.

2.2. Lipohidroksi Asit (LHA)

Lipohidroksi Asit, ciltteki etkileri klinik olarak açıklanmış benzersiz özellikler taşıyan bir salisilik asit türevidir. Cilt yenileme konusunda, ölü derileri soyma konusunda ve akne tedavisinde etkilidir. Lipohidroksi asit cilde yavaş nüfuz eder, iritasyon riski salisilik asite göre çok daha düşüktür bu nedenle hassas ciltlilerin de tolere edebileceği bir asittir. Araştırmalar lipohidroksi asitin, ciltteki kolajen ve elastin üretimini uyararak dermal kalınlaşma sağladığını göstermektedir. Akne tedavisindeki olumlu etkileri klinik olarak kanıtlanmıştır.

3. PHA (Polihidroksi Asitler)

Polihidroksi asitler gluconolactone ve lactobionic acid gibi içeriklerdir. AHA’lara benzer etkiler gösterirler fakat daha büyük moleküler yapıda oldukları için ciltte hassasiyet yaratma riskleri daha düşüktür. Daha nazik bir eksfoliasyon sağlarlar, cilt yüzeyindeki pürüz ve lekelere iyi gelirler. Hassas ciltlerin de kullanımına uygun olan kimyasal asitlerdir. Ayrıca antioksidan işlevi görerek cilt yüzeyinin iyileşmesine de yardımcı olurlar.

4. Azelaik Asit

Azelaik asit arpa, buğday ve çavdar gibi tahıllarda bulunan, doğal olarak oluşan bir asittir. Akne ve rozasea gibi cilt rahatsızlıklarının tedavisinde etkili olmasını sağlayan antimikrobiyal ve antienflamatuar özelliklere sahiptir. Bu asit akneye sebep olabilecek bakterileri gözeneklerden temizler ve yeni aknelerin oluşmasını engeller. Azelaik asit glikolik ve salisilik asite göre daha nazik bir soyucudur. Bu nedenle hassas ciltlere daha uygundur.